30 Ekim 2016 Pazar

Under the Shadow


İnsan, varlığına katiyen inanmadığı bir şeyden korkabilir mi?
Sorunun yanıtı için Tahran'da bir apartman dairesindeyiz. Sene 1988. İran - Irak Savaşı'nın son devreleri. İslam Devrimi sonrası İran'da kaotik bir ortam hakim, fokur fokur kaynıyor adeta. Ana karakterimiz Shideh mollaların istilasıyla kara çarşafa dolatılmış bu  toplumda aklını fikrini muhafaza edebilen nadir muhalif kadınlardan.  Lakin, hükümeti devirmekle suçlanarak kapı dışarı edildiği tıp okuluna bir türlü geri dönemediği için zor günler geçiriyor. Bu da yetmezmiş gibi kocasının da savaş bölgesine tayini çıkıyor ve kızıyla bir başına kalakaldığı Tahran'daki apartmana füze isabet ediyor. Bu korkunç olaydan sonra apartman sakinleri birer birer tüyerken, Shideh kızının git gide tuhaflaşan davranışları yüzünden apartmanı bir türlü terk edemiyor. Nedeni hurafeler... Toplum, üyelerini yavaş yavaş birbirine benzetir. Shideh mürekkep yalamış, aklı başında, inançsız bir kadın olmasına rağmen, apartmandaki batıl inançlı komşularından etkileniyor sürekli. Ağır savaş şartlarının tetiklediği yalnızlık, aidiyetsizlik, dışlanmışlık gibi hislere eşlik eden asap bozucu alarm ve bomba sesleri uyku problemleriyle de birleşince halüsinasyon görmeye başlıyor kadın. Çocuklar zaten söylenenlere hemen inanırlar ve daima hayal görmeye meyillidirler. Hal böyle olunca da anne - kız kendilerine üç harflilerin musallat olduğuna inanıyorlar kolayca. Under the Shadow'daki cin temsili klasikten bi hayli uzakta kalıyor yalnız. Buradaki üç harfli yaratık, İslam devrimi ve savaştan sonra iyice çökmüş İran'daki sosyal ahlak yapısını temsil ediyor sanki. Zor kullanıyor, yalan söylüyor, provokasyon yaratıyor, kışkırtıyor ve anne - kızı birbirine düşürüyor. Üstelik tüm bunlar Shideh için toplumsal çekincelerinin birer tezahürü aslında. Toplumda beğenmediği, korktuğu her ne varsa (kızını kaybetme korkusu da dahil) bu cin denilen varlıkta vücut bulup karşısına dikiliyor... Yönetmen Babak Anvari'nin ilk filmi olmasına rağmen tekinsiz atmosfer yaratmadaki becerisi olağanüstü. Under the Shadow bir korku filminden bekleyeceğiniz tüm argümanları klişeye abanmadan sunabildiği gibi, korku unsurlarını içinden çıkarsanız bile yalnızca politik soslu psikolojik gerilimli hikayesiyle bile etkileyiciliğini koruyor. (B+)

1 yorum: